| | ~~Abdurrahim Karakoç~~ | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| 50. Yıl Hesabı Bağladım nefsimi zincir yulara Dünyayı duvara astım gel de gör Rahatı huzuru attım kenara Çileyi bağrıma bastım gel de gör
Yürüdüm sel oldum, durdum göl oldum Mazluma, mağdura kıvrak dil oldum Zulüm sıcağında serin yel oldum Yürekten yüreğe estim gel de gör.
Sonu hatırladım, ilki duyunca, Kula kul olmadım ömür boyunca! Hakkın zehrini içtim doyunca Batılın balina kustum gel de gör.
Ülfetim olmadı iriler ile Ağıla girmedim sürüler ile; Ölümden korkmayan diriler ile Selamı, sabahı kestim gel de gör.
Aşk ceylanı emzirince sütünü Taşa çalıp, kırdım benlik putunu Düşmanımdır inkarcının bütünü Allah dostlarıdır dostum gel de gör.
Bazı kötülüğü kovdum elimle Bazı kötülüğü yerdim dilimle Gücüm yetmeyince kendi halimle Haksıza buğzettim, küstüm gel de gör.
Çıkar için laf davulu çalmadım Hiçbir yerden makam, rütbe almadım Bildimse söyledim, korkak olmadım Bilmediğim yerde sustum gel de gör. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Açık Dilekçe Görmediğim bir bambaşka durum var Sizin şehrin kızlarında savcı bey Yaklaşanı ta yürekten vururlar Kan kokuyor gözlerinde savcı bey
Gayeleri gönül kırmak dal gibi Bakışları çifte favül bal gibi Ülkeler fethetmiş bir kral gibi Gurur dolu pozlarında savcı bey
Kaş yaparken, göz çıkarır elleri; Çok silahtan tesirlidir dilleri Hayret ettim, bir tuhaf ki halleri Poyraz eser yüzlerinde savcı bey
Derviş olup çıktım tığsız, tebersiz İlk görüşte avladılar habersiz Pişirdiler beni tuzsuz, bibersiz Kebap oldum közlerinde savcı bey
Bölüştüler gönlüm ile aklımı Davacıyım, ara benim hakkımı... Bir yol göster, haklı mıyım, haksız mı? Yorulmayın izlerinde savcı bey. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Anadolu Bahar İlkbaharı geldi Anadolu'nun, Silifke'de çiçek açtı nar şimdi. Her tarafı yeşillendi Bolu'nun, Sultandağı benek benek kar şimdi.
Eğri yollar yaylaların kuşağı Çayır, çimen sevgililer döşeği, Hora teper Sürmene'nin uşağı, Dadaşların oynadığı bar şimdi.
Durgun çayı köpüklendi Daday'ın, Palmiyeler zümrüt tacı Hatay'ın Çukurova cennetidir bu ayın; Aydın ili efelere dar şimdi.
Gönül dile gelir kaval sesinde. Boz martılar düğün yapar Mersin'de, Isparta'nın renk renk gül bahçesinde Bülbüllerin neşesini gör şimdi.
Cıvıl cıvıl, sessiz duran yuvalar, Kelebekler birbirini kovalar. Halı gibi nakışlandı ovalar... Bölük bölük sarı, yeşil, mor şimdi.
Aşıklar diyarı Elbistan ili... Olur bu mevsimin bağ-ı İrem'i, Her çeşmenin üç-beş tane güzeli, Her çiçeğin bir arısı var şimdi.
Çıkıp baksan Çamlıca'nın başına, İki kıt'a bir boğazda aşina... Karakoç'um, gel, yorulma boşuna, İstanbul'u tarif etmek zor şimdi. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Anadolu Gezisi Ter kokuyordu Çukurova tarlaları, Irgat Türküleri duyuluyordu uzaktan; Ekin biçiyordu yalınayaklı köy kızları Elleri kabarıyordu oraktan
Gökbelen dağlarına yağmur yağıyordu; Yetimler mahallesinde bir çocuk ağlıyordu
Kan kokuyordu doğunun çimenli yaylaları; Silah sesleri geliyordu Şırnak'tan Oğulsuz koymuşlardı ak saçlı anaları; Tütünler tedirgin olmuştu ocaktan
Cilo dağlarında kamalaklar üşüyordu; Garipler köyünde bir gelin düşünüyordu
Yosun kokuyordu Karadeniz'in mavnaları; Oynak havalar dökülüyordu parmaktan Buz gibi bir soğuk biçiyordu baharı; Dal boylu gençler gidiyordu bıçaktan
Ilgaz dağlarında kurtlar uluyordu Bekarlar kahvesinde bir adam uyuyordu
Şehvet kokuyordu Ege'nin bereketli ovaları; Körpe bedenler soyuluyordu ahlaktan Tedirgin etmişlerdi bizim havaları; Yadırgı sesler geliyordu plaktan
Çatalkaya dağında kartallar dönüyordu; Bir nesil yaşıyor, bir tarih ölüyordu. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Anadolu Sevgisi Sen bizim dağları bilmezsin gülüm, Hele boz dumanlar çekilsin de gör Her haftası bayram, her günü düğün; Hele yaylalara çıkılsın da gör
Bilmezsin ovalar nasıldır bizde; Kağnılar yollarda yoncalar dizde... Saydıklarım damla değil denizde, Hele bir ekinler ekilsin de gör
Görmedin sen bizim mavi sulari, Karlar eriyince kırar yuları... Köpük olur beyaz, sel olur sarı; Hele taştan taşa dökülsün de gör
Sen bizim köyler görmedin ki hiç.. Yolları toz, çamur, evleri kerpiç O kirli kabukta, o en temiz iç; Hele bir yakından bakılsın da gör
Anlamaz bilmezsin sen bizim halkı; Sevgiyi bulasın yakına gel ki.. Kalıplar gerçeği göstermez belki, Gönül perdeleri sökülsün de gör | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Aşk Hikayesi Başımdan bir kova sevda döküldü Islanmadım, üşümedim, yandım oy! İplik iplik damarlarım söküldü Kurşun yemiş güvercine döndüm oy!
Yağmur yorgan oldu, döşek kar bana Anladım ki kendi gönlüm dar bana Alev dolu bardakları yâr bana Sunuverdi içtim içtim kandım oy!
Sevgi ektim, naz biçmeye çalıştım Ne zamana, ne kendime alıştım Kırk senede yedi hasret bölüştüm Yedi dünya bana düştü sandım oy!
Gönül şahinimi yordum gerçeğe Sonsuzda yüzümü sürdüm gerçeğe Teselliden kanat kırdım gerçeğe Tecellinin sinesine kondum oy! | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Ayıp Kara gözlüm bu ayrılık yetişir, İki gözüm pınar oldu gel gayrı. Elim değse akan sular tutuşur İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı, Sanma ki garibi eller düşündü. Bebekler evlendi, yollar aşındı Kozalaklar çınar oldu gel gayrı.
Hesap et gideli sen gurbet ile Otuz ay tutuldu kolay mı dile? Hapisler,sürgünler,esirler bile Sılasına döner oldu gel gayrı.
Gönlüm sende,gözüm yollarda durdu, Saat isyan etti, takvim kudurdu. Hasret hançerini bağrıma vurdu Yüreciğim kanar oldu gel gayrı.
Emeği boşadır yuvasız kuşun... Nerdeyse toprağa değecek başın. Beni düşünmezsen kendini düşün Herkes seni kınar oldu gel gayrı. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:29 am | |
| Aynaların Ötesi Her ne kusur varsa geçen zamanda; Suçsuzdur aynalar, ela gözlü yar Mecnunlar Mevla'yı bulursa canda, El olur Leylalar ela gözlü yar
Güzel açar güzelliğin sergisin Gün ağartır kara saçın örgüsün... Muhabbet faslında ölüm türküsün Kim söyler, kim çalar ela gözlü yar
Estikçe iş çıkar işin içinde; Gençliğin hasret yer sevda göçünde Bilmez misin, dört mevsimin üçünde Kar olur yaylalar, ela gözlü yar
Alı al, yeşili yeşilde ara; Ahirete gider kalbdeki yara... Ne yapsan bir daha çıkmaz dallara, Dökülen ayvalar ela gözlü yar
Vakit dolar, nakit biter kasanda... Sevda bir kitaptır gönül masanda; Okusan da olur, okumasan da... Kapanır sayfalar ela gözlü yar | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:30 am | |
| Ayrılık Havası Ben nefret eyledim sizin gerçekten Yalanı severim, yalanı gayri Tiksindim bülbülden, gülden çiçekten Yılanı severim, yılanı gayri
Yıllarca boş yere canımı sıktım Nihayet yol buldum çığırdan çıktım Beyden efendiden sayından bıktım Ulanı severim ulanı gayri
Sapıtmış bu diye beni yeriniz Hakkımda bin türlü hüküm veriniz Omuzumda yüktür dirileriniz Öleni severim öleni gayrı | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:30 am | |
| Bayramlar Hürmetine Çift bayram tanırız ışıktan, nurdan Birisi Ramazan, birisi Kurban... Ya Rab, bayram eyle bayramımızı Yıka gönülleri kirden, çamurdan | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:30 am | |
| Bebeğe Sitem "Aman gelme" dedim, bak geldin işte Dünyaya meylin var, beşer’sin bebek Bir bilsen dünyamız neyin nesidir Ayırır ağzını işersin bebek.
Kimisi su katar içtiğin süte Kimisi at sokar yediğin ete Günahtan, hileden, haramdan öte Zulmet kuyusuna düşersin bebek.
Yukarıya gitsen "köle" sayarlar Aşağıya insen tefe koyarlar Her saat bir başka renge boyarlar Baktıkça sen sana şaşarsın bebek.
Önün bal-petekli, elin mühürlü Omuzun kötekli, dilin mühürlü Haftan ipotekli, yılın mühürlü Aydan, günden mahrum yaşarsın bebek.
Sevgimiz rüşvettir seversek seni Aldatmak içindir ne versek seni Kalleş çağımızla eversek seni Gerdeğe girmeden boşarsın bebek. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:30 am | |
| Beklemek Sarıcadüzü'nde bir yığın toprak Sulanır her sabah gözyaşlarımla Mihriban, Mihriban uyan da bir bak! Hasret düğüm düğüm ak saçlarımda Ardıçlı ağaçlarda gene ay doğar... Akasya gölgeleri delik - deşik... Bir pınar ağlar sabahtan akşama dek Yapraklar sallanır, ışıklar söner Büyüdükçe büyür içimde bir dert Beklemek | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:30 am | |
| Ben Ben: Karlı dağların deli rüzgarı Ben: Tozlu yolların demirbaşıyım Ben: Suyu kurumuş sevgi pınarı.. Ben: Toprak bekçisi mezar taşıyım
Ben: Hep yıllar yılı kanayan çıban... Ben: Fikir sürüsün yitiren çoban Ben: Hayal peşinde çarıksız taban... Ben: Gurbet ağzında bulgur aşıyım
Ben: Çürük gemi aşk denizinde.. Ben: Yağmur damlası dostun izinde Ben: Yanıp kül oldum aşkın közünde... Ben: Kara sevdanın dert yoldaşıyım.
Ben: Koyu düşmanım yersiz gülüşe.. Ben: Düşüvermişim bitmez bir işe Ben: Bıldır ağlarım bu yıl ölmüşe.. Ben: Bensiz duygunun ilk savaşıyım
Ben: Gönlü aklına uymayan deli.. Ben: Az düşünceden doymayan deli Ben: Beni ben diye saymayan delin. Bırakın ben benden uzaklaşayım. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:30 am | |
| Beni de Çağır Çileyi koklayıp gül niyetine Zindana girersen beni de çağır Sabrı, kanaati bal niyetine Ekmeğe dürersen beni de çağır.
Bazen iki dünya sığar içime Bazen iki güneş doğar içime Bazen gam yağmuru yağar içime Sen beni ararsan beni de çağır.
Dostların var ise divanelerden Gözyaşın aktıysa minarelerden Binlerce senelik viranelerden Birşeyler sorarsan beni de çağır.
Ezelin ezelden öncesi vardı Yine sonsuzluktur sonsuzun ardı Zaman yumağına bizi kim sardı Aklını yorarsan beni de çağır.
Dışarda göz yanar, içerde yürek Taahhüt ehline tahammül gerek Mazlum yarasına merhem diyerek Gözyaşı sürersen beni de çağır. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:31 am | |
| Benzettiler Yeni bir afyondur yenen her lokma Biber avrupalı, tuz avrupalı. Gülücükler sahte kirpikler takma Dudak Avrupalı, göz Avrupalı.
Bebeklikte benliğini yitiren Tepe tepe tepemizde oturan Bizi çıkmazlara alıp götüren Ayak Avrupalı, iz avrupalı.
Birisi diskoda içer kıvırır Birisi kulüpte konken çevirir Yapmasını bilmez ki yıkar devirir Ana avrupalı, kız avrupalı.
Kalıba uydurdu uyduklarımız Yazmakla bitmez ki duyduklarımız Paris modasıdır giydiklerimiz Astar avrupalı, yüz avrupalı
En mahrem yerlerin kalktı örtüsü Beş santim tırnaktır ellerin süsü Bütün bunlar medenilik ölçüsü Cilve avrupalı, naz avrupalı
İster sarı deyin isterse ırsi, Büyük revaç buldu makbulün tersi Duyduğumuz "okey, adiyös, mersi" Ağız avrupalı, söz avrupalı
Her gün karşımıza on zıpır çıkar Bağırır, çağırır, devirir yıkar Dinler kulağımız gözümüz bakar Şarkı avrupalı, saz avrupalı.
Başımız ayıkmaz binlerce halttan Örf, adet gemimiz delindi alttan Analar Muğla'dan, Van'dan, Tokat'tan Bebek avrupalı, bez avrupalı
Sahnede ekranda hıyar dinleriz Deliye, densize uyar dinleriz Saçma çığlıkları duyar dinleriz Şarkı avrupalı, saz avrupalı
Herkes soyunuyor açılmıyor ki Sokakta boynuzdan geçilmiyor ki Müslüman gavurdan seçilmiyor ki Şekil avrupalı, poz avrupalı
Türklük bu mu desem bu diyecekler Şampanyayı sorsam su diyecekler Bir gün kökümüze hu diyecekler Kabuk avrupalı, öz avrupalı. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:31 am | |
| Bereket Aşk dedin, bağrıma soktun bıçağı Akan kanım göl olmadan tükenmez Sevda kokan bu yaranın çiçeği Petek petek bal olmadan tükenmez
Hasret nedir? Yarına sor, düne sor İnanmazsan dönder-aktar gene sor Sensiz geçen geceleri bana sor Saatleri yıl olmadan tükenmez
Görsem derim biçimini, rengini Kötü talih yüksek yapar engini İçimdeki bu sevginin yangını Kemiklerim kül olmadan tükenmez | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:31 am | |
| Beşinci Mevsim Düştü can evime dördüncü cemre Dünyayı üçüncü gözümle gördüm. Dörtyüz seksenbeş gün çekti bir sene Onaltıncı aya takvimsiz girdim.
Aynalara baktım korku gösterdi Saatler her sabah kırkı gösterdi Namlular, nişanlar Türk'ü gösterdi Hayatım boyunca hedefte durdum.
Gül sundum yediler, koklamadılar Armağan can verdim saklamadılar Gittim... gelir diye beklemediler Kaybolan gölgemi yollara sordum.
Getirdim yanıma ay'ı bir karış Ölçtüm ki dağların boyu bir karış Şehiri bir adım, köyü bir karış Damlada denizdir en küçük derdim.
Savurdum, eledim, seçtim zamanı Yaprak, yaprak tel tel açtım zamanı Haftada üç asır geçtim zamanı Nereye gittimse zamansız vardım.
Yırtıldı ruhlara çizdiğim resim Yazık, kulaklara sığmadı sesim Yaşadığım şimdi beşinci mevsim Çağın çilesini sırtıma sardım | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:32 am | |
| Bir Aşk Bulsam Bir aşk bulsam, yağmurunda ıslansam Bir dost bulsam, irfanında beslensem Bir dağ bulsam, sinesine yaslansam Yalnızlığım bitermola, bilmem ki? | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:32 am | |
| Bir Daha tevazu severdi, kaynatıp taşırdılar girdi hırs ambarına, çıkamadı bir daha...
haramla yağladılar, kibirle pişirdiler bulanık göl ettiler, akamadı bir daha...
yakın arkadaşları çöplük yaptı beynini doldurdular ve sonra dökemedi bir daha...
kör dikişler atıldı kaypak iradesine sökmek istese bile sökemedi bir daha...
soyundu inancından terk-i edep eyledi şerefini göğsüne takamadı bir daha...
sürdü benlik atını karanlık geleceğe dönüp de geçmişine bakamadı bir daha...
söndü yüreğindeki yanan aşk alevleri uyanıp yeni baştan yakamadı bir daha...
yediği haram oldu, içtiği haram oldu ellerini haramdan, çekemedi bir daha
borçlardan indirilmiş bayraktı haysiyeti alıp tekrar yerine dikemedi bir daha...
terk etti güzelliği çirkinliğe sarıldı girdiği bataklıktan çıkamadı bir daha...
küfrü baştacı yaptı dostlarına darıldı diktiği putları yıkamadı bir daha...
kazancı beleş oldu ve kendisi leş oldu ıtır gibi gül gibi kokamadı bir daha...
zirvenin yollarında döndükçe dönekleşti ağzına helal lokma sokamadı bir daha...
dost oldu zalimlere görmedi mazlumları gam çekmedi gözyaşı dökemedi bir daha... | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:32 am | |
| Bir Yerden Her Yere Mektup Sormayınız, görmeyiniz canlarım Hakkınızı yiyip yutan burada Dinlisini, dinsizini dinlerim Besmeleye yalan katan burada.
Sofralara viski havyar dizilir Fiatınız peçeteye yazılır Sırtınızdan günde dört pos yüzülür Sizi soyup, sizi satan burada
Simsar siyasetçi, doktor, avukat İnsan avlıyorlar her gün her saat Hızlı köşe dönmek en üstün sanat Kan gölünde balık tutan burada.
Ortada kol gezerken kıtlıklar, yoklar Burda betonlarla delinir gökler Kontlar, şansölyeler, baronlar, dükler Kirli yağan, eğri biten burada.
Yürekler acısı bir garip alem Rüşvetsiz imzaya yanaşmaz kalem Pop müzik, şampanya, marlboro, salem Gece gündüz keyif çatan burada
Kız, kadın pazarı sokağı, yurdu Homoseksüeller çığlaşan ordu Ne ahlak kaygusu ne namus derdi Hızlı doğan erken öten burada.
Yazık... siz beğenir, siz seçersiniz En çürük köprüden siz geçersiniz Bilirim her zaman çar naçarsınız Kör-kütük, zil-zurna yatan burada.
Hal gidiş bu minval bu vaziyette Sabun işkencede, su eziyette Rağbet ne ilimde ne meziyette Aydınlığa çamur atan burada
Doğan bebek dost yemeye zorlanır Düşündükçe içim dışım korlanır Evlat seyiplenir ana horlanır Ana vatan yavru vatan burada. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:33 am | |
| Bırakmıyorlar Yad elden yanıma çağırdım seni Gelmek istiyorsun bırakmıyorlar Rüyada, mektupta albümde seni Bulmak istiyorsun bırakmıyorlar
Umutlar hayaldir acılar gerçek Çileye muhkumsun, kim ne bilecek Ya bir kuru selam, ya bir top çiçek Salmak istiyorsun, bırakmıyorlar.
Otuz yıl ağladın hep yana yana Yeter, yazık diyen olmadı sana Vefasız dostluğa kalleş zamana Gülmek istiyorsun bırakmıyorlar
Çalış derler ayak, bağlı el bağlı Konuş derler, dudak bağlı, dil bağlı Kalk git derler, kapı bağlı, yol bağlı Kalmak istiyorsun bırakmıyorlar
Aydınlık ararsın hergün her yere Çekerler önüne yedi kat perde Zulüm kimden gelir, adalet nerde? Bilmek istiyorsun bırakmıyorlar
Yıllar boyu uykuların bölündü Uçacakken kanatların yolundu Hayat hakkın vardı elden alındı Ölmek istiyorsun bırakmıyorlar | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:33 am | |
| Bitmez Bir Garip Hikaye Otuz yaz otuz kış aynı durakta Bekle babam bekle can mı dayanır. Kara yalanları beyaz kundakta Sakla babam sakla can mı dayanır.
Her yanımız gurbet... hani ya sıla Ömür bitmez çile ölüm fasıla Günleri aylara ayları yıla Ekle babam ekle can mı dayanır.
Çare say, çanak tut çağ zilletine Sarmaz mı umutlar, sarpa çetine Katır tırnağını gül niyetine Kokla babam kokla can mı dayanır.
Nimetler kurnaza ülkü mazluma Cehennem ettiler mülkü mazluma Aldatıp her çeşit mülkü mazluma Yükle babam yükle can mı dayanır.
Bedavacı çomak soksun davana Arı çıksın sinek girsin kovana Giden kussun gelen kussun divana Pakla babam pakla can mı dayanır. | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:33 am | |
| Bize Göre Beşyüz itten kaçan kurda Kurt diyenler halt eylemiş Şehit verilmeyen yurda Yurt diyenler halteylemiş
Birlik ister bizden olan Kör olsun milleti bölen Siyasette yalan, dolan Şart diyenler halteylemiş
Yazıklar olsun ismine Gider yan verir hasmına Vatandaşın bir kısmına Kürt diyenler halteylemiş.
Ülkü bizim baş tacımız; Şeker, bal olur acımız. Çilemizdir ilacımız Dert diyenler halteylemiş
Hamdolsun alnımız aktır; Zalimden korkumuz yoktur Hakikatin yönü tektir Dört diyenler halteylemiş
Danışsınlar canlarına Kalmayacak yanlarına Marksizmin hayranlarına Mert diyenler halteylemiş
Rahmet yağar ilik ilik Aşk suyunu içer çelik On niyettir ülkücülük Art diyenler halteylemiş | |
| | | Forum Yöneticisi Şaşkın
Mesaj Sayısı : 1164 Yaş : 36 Nerden : Giresun Job/hobbies : Koşmak Uğraşıları/zevkleri : sinema, web developing Kayıt tarihi : 13/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Cuma Tem. 27, 2007 11:34 am | |
| 1000 Yıl Sonra Tarih Bin sene evvel, iğne uciyle delindi zar; Resûlden haber geldi, mezarsız öldü Sezar!.. | |
| | | firlama_12 Yarbay
Mesaj Sayısı : 324 Yaş : 35 Kayıt tarihi : 14/07/07
| Konu: Geri: ~~Abdurrahim Karakoç~~ Paz Tem. 29, 2007 1:47 pm | |
| bunlarda süper gercekten harika paylaşımlar | |
| | | | ~~Abdurrahim Karakoç~~ | |
|
Similar topics | |
|
Similar topics | |
| |
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |